DOLAR

33,0413$% 0.65

EURO

36,0249% 0.4

GRAM ALTIN

2.559,20%0,41

ÇEYREK ALTIN

4.146,00%0,67

TAM ALTIN

16.608,00%0,67

BİST100

11.064,85%0,37

BİTCOİN

1911799฿%1.83601

Öğle Vakti a 13:15
İstanbul AÇIK 27°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • Orbit Haber
  • SİYASET
  • Ömer Çelik’ten Sezgin Tanrıkulu’na sert tepki: CHP’nin terör seviciliğinin sonucu!

Ömer Çelik’ten Sezgin Tanrıkulu’na sert tepki: CHP’nin terör seviciliğinin sonucu!

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun Türk Silahlı Kuvvetlerini hedef alan açıklamalarına tepki gösterdi. “Bu açıklama, CHP’nin terör örgütlerinin desteğini alan bir seçim kampanyası yürütmesinin sonucu olduğunu düşünüyorum” dedi. Ömer Çelik’ten Sezgin Tanrıkulu’na sert tepki: CHP’nin terör seviciliğinin sonucu!

Büyük Kongre hazırlıkları

Orbit – Çelik, AK Parti Genel Merkezi’nde yaptığı basın toplantısında, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Çelik, 7 Ekim’de yapılacak olan Büyük Kongre hazırlıklarına ilişkin bilgi vererek, tüm birimlerin kongreye hazır olduğunu belirtti.

12 Eylül darbesinin tarihsel olarak en olumsuz sonuçlardan birini doğurduğunu vurgulayan Çelik, “hukuk dışı vatanseverlik” olmadığını, darbe yapanların ülkeyi kurtardıklarını iddia etse de askeri vesayetin sorumluluğunu üstlenmediklerini ifade etti.

“kötü geçmiş” göz ardı edildi

Çelik ayrıca, siyaset kurumunun sürekli aşağılandığı ve ülke savunmasıyla ilgili bir kurumun siyasetle ilişkisi olup olmadığı konusunda “kötü geçmişin” göz ardı edildiğini belirtti.

Her darbenin kendisine vatanseverlik atfetse de aslında vatana ihanet anlamına geldiğini söyleyen Çelik, 12 Eylül darbesiyle “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” prensibinin lağvedildiğini ve ayaklar altına alındığını ifade etti.

FETÖ’nün başarısız kalmış olan 15 Temmuz darbe girişiminin diğer darbelerden farklı bir durum olduğunu belirten Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o geceki çağrısı ve liderliği ile milletin demokrasiye sahip çıktığı bir dönemin başlangıcının yaşandığını ifade etti.

“Kirli yolu takip etmeye devam ediyorlar”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 12 Eylül darbesini kınarken “20 Temmuz darbesi” şeklinde bir ifade kullandığına işaret eden Çelik, Kılıçdaroğlu’nun “sivil darbeciler” diyerek de seçim sonuçlarını kabul etmeme şeklindeki tavrını sürdürmeye çalıştığını kaydetti.

20 Temmuz’da Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin, kendisine anayasanın, kanunların verdiği yetkileri kullanarak, darbe girişiminin sonuçlarını durdurmaya karşı çok önemli tedbirler aldıklarını vurgulayan Çelik, “O günden beri kanun içerisinde, hukuk içerisinde alınan tedbirlere Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi bir ‘sivil darbe’ diyerek aslında darbecilerin kullandığı bir literatürü kullanarak sürekli aslında 15 Temmuz’daki darbe girişimine bir mazeret üretmeye çalıştıklarının farkında değiller ya da farkındalar ama maalesef bu çirkin yolu, kirli yolu takip etmeye devam ediyorlar.” ifadelerini kullandı.

Ülkede darbe girişiminin gerçekleştiği, devlet başkanının öldürülmeye çalışıldığı, Parlamento binası ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin bombalanması karşısında kanunlar ve anayasa içerisinde aldıkları tedbirlerin “CHP Genel Başkanının hoşuna gitmediğini” söyleyen Çelik, Kılıçdaroğlu’nun darbe girişiminden sonra alınan terör örgütünün bütün girişimlerini, gücünü kırmaya yönelik tedbirleri sürekli “sivil darbe” olarak nitelendirmeye devam ettiğini aktardı.

Çelik, şöyle devam etti:

“‘Seçilen hükümetin meşruiyeti yokmuş.’ diyerek aslında bir kere daha, lafın nereye gittiğini bilmeden kendi demokratlığını zedeleyen, demokrat olmadığını ispat eden, cumhuriyet karşıtı bir açıklama yapıyor. Sonuç olarak seçim sonuçları millet iradesiyle tecelli etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve onun etrafındaki birkaç kişi, bu literatürü kullanan birkaç kişi… Bunun gayrimeşru olduğunu söylememize rağmen videolar çekip ‘Biz bu şekilde konuşmaya devam edeceğiz.’ diyenler var. O şekilde tabii ki konuşmaya devam edeceksiniz, biliyoruz. Başka türlü bir demokratik yaklaşım, bir demokrat duruş da sizden beklemiyoruz. Ama ilk defa bu derece darbecilerin kullandığı argümanların bir siyasi partinin yönetici heyeti ve genel başkanı tarafından açıkça ve alenen kullanıldığı görülüyor. Hiçbir mahcubiyet duymadan, hiç sıkılmadan bunu kullanıldığı görülüyor. Bunun da kaydını bir kere daha düşmüş olalım. Milletimize bu durumu bir kere daha arz ediyoruz.”

“Karadeniz’in herhangi bir şekilde çatışma ortamı olmasını istemiyoruz”

Çelik, bütün dünya sistemini etkileyen Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgili herkesin senaryosu bulunduğunu, savaşın devam etmesine dair birtakım hazırlıkların yapıldığını ancak sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’nin barış konusunda ısrarcı olduğunu söyledi.

Tahıl koridorunun devam etmesine yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın girişimlerinin sürdüğünü aktaran Çelik, şunları kaydetti:

“Tabii burada bütün bu süre içerisinde birkaç tane gelişme ortaya çıktı. Birincisi Rusya’nın alternatif bir planı söz konusu oldu. Ukrayna’nın alternatif bir planı söz konusu oldu. Ama biz Karadeniz’in herhangi bir şekilde çatışma ortamı olmasını istemiyoruz. Bu nedenle de BM çatısı altında, BM inisiyatifiyle Rusya ve Ukrayna’yla birlikte, herhangi bir şekilde iki ülkeyi de dışlamadan bu sürecin yürütülmesi gerektiğini değerlendiriyoruz. Ukrayna, Bulgaristan ve Romanya kıta sahanlığı üzerinden yeni bir hat çizmeye çalışıyor. Moskova ise mevcut koridorla ilgili olarak sözlerin yerine getirilmesini istiyor. Tabii iki tarafın da masaya dönmek için Batı’dan beklentileri var.”

Rusya ile alternatif bir tahıl koridoru planlandığına dair kendilerine sorular geldiğini bildiren Çelik, şunları söyledi:

“1 milyon ton Rus tahılının Afrika ülkelerine gönderilecek olması, insanlık için ve Afrika için son derece önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanımız da buna son derece önem veriyor. Tabii burada önerilen Türkiye, Rusya, Katar şeklindeki işbirliği de kıymetli. Ama öncelikle bu şekilde bir şeyin tamamlayıcı olarak gündeme gelmesi gerektiğini değerlendiriyoruz. Dolayısıyla BM’nin girişimiyle oluşan Tahıl Girişimi anlaşmasının yeniden canlandırılması gerekiyor. O canlandırıldıktan sonra bunların hayata geçmesi daha kolay olacaktır. Dolayısıyla BM aracılığıyla müzakere, Türkiye’nin esas pozisyonunu oluşturmaya devam ediyor. Müzakereler tabii ki de BM aracılığıyla yapılmalı. Karadeniz girişimine desteğimiz tabii ki sürüyor. Bunların canlanmasıyla birlikte bu üçlü inisiyatifin tamamlayıcı bir rol oynaması çok daha kıymetli olacaktır.”

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Yeni Anayasa Millete borcumuz!

HIZLI YORUM YAP