Haydar Baş’ın 11 Yıl önce 2012 yılında yazdığı yazı yıllar sonra yine gündem oldu: Esad denklemi!

Prof. Dr. Haydar Baş’ın 30.07.2012 tarihinde gazetemizde yayımlanan makalesi. Haydar Baş’ın 11 Yıl önce 2012 yılında yazdığı yazı yıllar sonra yine gündem oldu: Esad denklemi!

Suriye ordusunun Halep şehrini havadan ve yerden bombalamaya başlaması, birçok televizyon kanalında ve basında Esad’ın noktası ve katliamı olarak adlandırıldı.

Bu tür ifadeler veya yazılar, Arap Baharı’nın ilk günlerinden beri Tunus örneğinde olduğu gibi sivil ayaklanmaları desteklemek gibi zulümlere veya Libya’nın bombalanması örneğinde olduğu gibi doğrudan müdahalelere örnek değildir.

Esad rejiminin mevcut müdahalesi, Batı tarafından silah ve mühimmat olarak desteklenen Suriye muhalif güçlerinin ele geçirdiği merkezleri geri almayı amaçlıyor.

Halep, başkent Şam ile birlikte Suriye’nin en önemli iki şehrinden biridir. Esad ordusunun yaptığı da burayı savunmak.

Devlet ordusu, meşru hükümete isyan eden Özgür Suriye Ordusu’nun muhalefetiyle karşı karşıya…

Bu savaşın sonuçlarının ordu ile muhalifler arasında kalmayacağı, bölge ülkelerini de etkileyeceği kesin.

Büyük bir İsrail projesi olan ve gizlenmeyen plana göre Suriye, Türkiye, İran ve Irak’ın bir bölümünü içine alacak Kürdistan devletinin Suriye’yi topraklarından mahrum etmesi şart.

Esad’ın varlığı PYD’NİN ülkede birikmesine karşı bütünlüğü sağlamıştır. Yeni başlayan iç savaş, PYD’NİN Kürt devletinin Suriye dayanağını oluşturması için temel oluşturacaktır.

Bu nedenle, olayları hem bakanlarımız düzeyinde hem de yazılı ve görsel basında iyi analiz etmek gerekiyor.

Irak ve Suriye’den sonra, “Esad halkına zulmediyor” diyen Türkiye, sırası gelmeden “gerçek zulme” karşı Esad’la güçlerini birleştirmeli.

Çünkü Esad karşıtı zihniyet mevcut ortamda bilerek terörü destekliyor. Esad, Türkiye’nin bölgedeki varlığının garantörüdür.

Sözde aramızda “örnek bir ortaklık” olan ABD, Esad’ın ortadan kalktığı ve Kürt devletinin ortaya çıkmaya başladığı süreçte bizi destekleyemez.

Amerika Birleşik Devletleri, ülkenin vaadini yerine getirmek için İsrail ile birlikte çalışıyor.

ABD, İsrail’e 70 milyon dolarlık silah yardımı sözü verdi. Bu para, İsrail’e füze fırlatmayı amaçlayan bir füze sisteminin geliştirilmesine yöneliktir.

İsrail’in Filistin’de, Lübnan’da veya Suriye’de yayılmacı politikasının bir parçası olarak yaptıklarını görmeyenler, ülkelerinin işgalini bastırmak için güç kullananları çok acımasız ilan ettiler.

Sonuç olarak ya Esad’ı gönderip bölgede Pkk’ya söz hakkı vereceğiz, onu devlet ilan edeceğiz ya da Esad’ı destekleyip yasadışı oluşumlara son vereceğiz.

Şu anda Esad denkleminin anlamı bu.