34,3054$% 0.31
37,5445€% -0.07
2.925,56%1,27
4.957,00%0,97
19.767,00%0,96
8.876,22%-0,98
2157636฿%4.78962
İklim sorununa karşı net sıfır emisyon için önemli şartlardan birini karbon ayak izinin kontrolü oluşturuyor. Ankara ticaret odası İklim değişikliği ile mücadelede elini taşın altına koydu. Önemli organizasyonlara imza atan ATO, son olarak ‘EKO İKLİM Ekonomi ve iklim Değişikliği Zirvesi düzenledi.
İklim değişikliği ile mücadele ve iklim değişikliğinin ekonomiye etkisini en aza indirmek amacıyla düzenlenen ve ‘iklim değişikliği’ ile ‘yeşil dönüşüm’ konularında global stratejiler, üretim, ticaret, sanayi, tarım, finansman, denizcilik, eğitim, teknoloji, yerel yönetimler ve daha birçok alanın A’dan Z’ye 360 derece ele alındığı ‘EKO İKLİM Ekonomi ve iklim Değişikliği Zirvesi/ Fuarı’ 30-31 Mart tarihlerinde ATO Congresium’da gerçekleştirildi.
Ankara Ticaret Odası’nın öncülük ettiği, Ankara Sanayi Odası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği başta olmak üzere pek çok kurum ve kuruluşun ortak çalışmasıyla hazırlanan Zirve, kamu ve özel sektör ile yerel yönetimlerden iş dünyasına, sivil toplum kuruluşlarından sanatçılara kadar toplumun tüm kesimlerini bir araya getirdi.
Çeşitli ülkelerin devlet eski başkanlarının uluslararası bakışıyla şekillenen İklim Değişikliği-Global Stratejiler’ başlıklı oturumdan, sanayi ve iş dünyasının bu alandaki çalışmalarının ele alındığı Ticaretin Yeşil Dönüşümü’ oturumuna kadar pek çok konuda katılımcılar ve konuşmacılar görüş alışverişinde bulundu.
Yerel yönetimler bazında ‘Büyükşehirlerde Yeşil Dönüşüm’ başlıklı oturumda çeşitli kentlerin yaptıkları çalışmalar değerlendirilirken, TBMM’nin çeşitli komisyonlarının temsilcileriyle de konuyla ilgili sağlanan gelişmeler ele alındı. Bankaların katılımcı işletmelerle yeşil dönüşümün finansmanı konusunda birebir görüşmeler yaptığı zirvede, yeşil dönüşümün finansmanı da ele alındı.
Sürdürülebilirlik faktörü Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi için stratejisi hazırlanırken, bu buluşmalar farkındalığın artmasında ve yapılan çalışmaların hızlandırılmasında büyük öneme sahip. Bu kapsamda zirveye de katılan Altensis’in Kurucu Ortağı Emre llıcalı, net sıfır emisyon için önemli şartlardan birinin karbon ayak izinin kontrolü olduğunu söyledi.
Emre llıcalı, sürdürülebilirliğin artık bir iyilik hareketi değil, ekonomik kalkınmanın olmazsa olmaz faktörü olduğunu anlatırken, zirvede kamunun bu yöndeki iradesini görmenin önemine vurgu yaptı, llıcalı, dünyada etkisini her geçen gün artıran küresel iklim değişikliğiyle mücadelede herkesin ve her kurumun emisyon gazı salımı konusunda tarihsel sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini söyledi, llıcalı, “Özellikle şirketler, firmalar uluslararası ticarette rekabette geri kalmamak için karbon ayak izini kontrol altına almak zorundalar.
Biz de bu konuda kendilerine kolaylık sunan OuickCarbon ürünümüzü anlatarak, iklim değişikliği ile mücadeleye katkı sağlıyoruz” dedi. iki gün süren ve iklim değişikliği ile mücadele, üretimden ticarete, sanayiden tarıma her alanda yeşil dönüşüm konularının ele alındığı Eko iklim Zirvesi’nin Türkiye’de yeni bir iklim başlatması öngörülüyor.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Emre llıcalı, küresel iklim değişikliği nedeniyle iş yapış şekillerinin değiştiğini ve bu konunun artık kalkınmayla doğrudan ilgisi olduğunu açıkladı, llıcalı, sürdürülebilirliğin artık sıradan bir iyilik ya da sosyal sorumluluk hareketi değil, iklim değişikliği ile mücadelenin olmazsa olmaz faktörü olduğunu söyledi. Zirvede sürdürülebilirliğin kamunun ana fonksiyonlarından biri olacağının görüldüğünü belirten llıcalı, “Bu konuda çok ciddi bir irade olduğunu görmek bize umut verdi” yorumunu yaptı.
Yeşil Finans Stratejisi Türkiye’nin, 2053 net sıfır emisyon hedefi için ihtiyacı olan ‘Ulusal Yeşil Finans Stratejisini 2023 yılının sonuna kadar tamamlamayı planladığını da hatırlatan Emre llıcalı, “Böyle kapsamlı bir strateji için çok fazla zaman yok. Hepimizin hayatını birinci derecede etkileyen böyle önemli bir konuda katkımızı zaman kaybetmeden sunmamız gerekiyor.
Bireyler olarak enerjiyi verimli kullanmak, tasarruf etmek, yeşil enerji kaynaklarına yönelmek gibi sorumluluklarımızı yerine getirirken, şirketler, üreticiler, kurumlar olarak da ticaretimizi ve üretimimizi gerçekleştirirken gezegenimizin kaynaklarını kirletmemek, müsrif olmamak ve en önemlisi daha fazla emisyon gazı salımı yaparak atmosferin iklim koşullarını daha fazla bozmamanın yollarını aramak, sunulan çözümlere sarılmak zorundayız” dedi.
T3 Vakfı davayı kazandı. Gazeteci Çiğdem Toker 30 Bin TL tazminata mahkum oldu. Selçuk Bayraktar’dan ilk değerlendirme